21 Mart 2023 tarihli Resmi Gazete’de yer alan Balıkçılık ve Su Ürünleri Sektöründe Yaşanan Sorunların Araştırılarak Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Bir Meclis Araştırması
Komisyonu kurulmasına dair Karar konusunda ASOF -Amatör ve Sportif Olta Balıkçılığı Federasyonu’muz görüşleri.
Balıkçılık ve Su Ürünleri Sektöründe Yaşanan Sorunları ile İlgili Araştırma Komisyonu Kurulmasına dair
Kararı ASOF (Amatör ve Sportif Olta Balıkçılığı Federasyonu) olarak büyük memnuniyetle, büyük
umutla ancak biraz da temkinle karşılıyoruz. Memnuniyetimiz Ülkemizin önemli sorunlarından biri
olduğunu düşündüğümüz bu konuya en üst düzeyde ilgi gösterilmiş olmasından kaynaklanıyor.
Umudumuz, sağlıklı bilgi, bilimsel yöntemler ve büyük çerçevede çözüm odaklı yaklaşıldığı takdirde
olumlu yönde ilerleme sağlanabileceğine dair inancımızdan kaynaklanıyor. Temkinli olmamızın
nedeni ise; bugüne kadar gerçekleştirilen çalışmalardan gördüğümüz, sorunların kök sebebinin tespit
edilmediği ve çözülmediği için, sorunların büyüyerek bugüne gelmesi ve ilgili kesimler arasında
işbirliği yerine çatışma ortamının gelişmiş olmasıdır.
Bizim amatör ve sportif, yani rekreasyonel olta balıkçıları olarak konuya bakışımız doğa ve
sürdürülebilirlik odaklıdır. Çünkü biz olta balıkçılığı yaparken doğanın parçası oluyoruz.
Balıkçılık doğrudan ekosisteme bağlı olduğu için, çevreyi tehdit eden her unsur balıkçılık için
doğrudan ya da dolaylı tehdittir. O yüzden, öncelikli eylem çevreye ve sucul ekosisteme yönelik
tehditleri belirlemek ve bertaraf etmek olmalıdır.
Verilere göre deniz ve içsularımızda balık popülasyonları azalma göstermektedir. Bunun yanında
avcılık sektörü tarafından istihsal ise artış göstermektedir. Burada önemli bir tezat ve açmaz
görünmektedir. Balık popülasyonu durumuna baktığımızda üreme ve büyüme alanlarından
başlayarak önemli bir habitat tahribatı ve kirlilik bulunduğu görülmektedir. Bunun yanında, gelecek
için daha tehlikeli görünen ise deniz ve kıyılarımızı besleyen akarsularımızın önemli boyutta kirlenmiş
olduğu ve temizlenmelerinin uzun zaman alacağıdır. Görünen kirlilik kaynakları tarımsal kaynakların
yanında evsel ve sanayi atıksularıdır. Tüm su canlıların ortak habitatı olan sularda oluşan kirlilik
kaynağında önlenmeden üretilecek hiçbir çözüm kalıcı olmayacaktır.
Bundan sonra balıkçılığın nasıl yapılacağı konusuna gelinir ki onda da birtakım zorluklar olabilir. Artan
nüfusu yeterli beslemek, bunu ekosisteme yük olmadan sürdürülebilir yapmak, bu arada ticari
balıkçıların refahını artırmak, gelir adaleti sağlamak, özellikle de kırsal ve kıyı toplumlarımızı
güçlendirmek.
Sorunlara çözüm getirmek adına yanlışlıklara yeni yanlışlıklar eklememek için bu yöndeki politikaların
güvenilir bilimsel çalışmalar ışığında yapılmasını önemli görüyoruz.
Biz amatör olta balıkçıları olarak, balıkçılığı ticari kaygılar dışında, rekreasyonel kapsamda yapıyoruz.
Bilinmesini istediğimiz en önemli nokta, amatör balıkçılığın ticaret dışı bir kavram olduğudur. Aksini
iddia cehalet ya da art niyetliliktir.
Halkımızın tükettiği balıkların neredeyse tamamı balıkçılık sektöründen sağlanmaktadır; dolayısıyla
halkımızın sağlıklı, sürdürülebilir ve erişilebilir balığa ulaşması için bu sektörün sağlıklı işlemesi,
çalışanlarının refah içinde olmasını gerekir. Bizlerin bu sektör çalışanlarının kazançlarında gözümüz
olmadığı gibi, daha da bereketli ve helal kazanmalarını isteriz. Böylece sürdürülemez ya da yasa dışı
yöntemlere başvurmayacaklarını umuyoruz.
Balıkçılıktan geçimini sağlayan dostlarımızın sürdürülebilir balıkçılıkta ve çevre korumada
destekçisiyiz, yasa dışı, kayıt dışı ve kaçak balıkçılığa karşı mücadelede yanlarındayız. Onları yasa dışı
balık avı ve kaçak balık satışı yapanlardan ayrı görüyoruz. Sektörün de kendini onlardan uzak
tutacağını umuyoruz.
Zaman zaman amatör olta balıkçıları aleyhine kampanyalar yürütüldüğünü, bu kampanyalara
bürokrasi ve akademi çevresinin de katıldığını görüyoruz. Bu kampanyalar nedense, Amatör ve
Sportif Olta Balıkçılığı Federasyon ve Derneklerinin kaçak balıkçılığa karşı mücadelesi sonuç verdiği
zaman ortaya çıkmaya başladı. Bu kampanyalara ek olarak, yasa dışı ve kaçak balıkçılık çeteleri
tarafından Federasyon başkanına baltayla saldırıdan, yetkili kurum çalışanlarına bıçakla, ateşli silahla
saldırı, küfür ve tehdide kadar çeşitli saldırılar da yaşandı.
Balıkçılık sektöründeki kayıtsız ekonomiye yön verenler ve onların etkilediği çevreler tarafından
yapılan kampanyalarda “Amatörler çok balık tutuyor, balık satıyor” diye iddialar ortaya atılmaktadır.
Oysa tebliğle yasaklanmış olan bu iki eylemin birincisi denetlemenin yapılamadığı, ikincisi ise satışın
kontrol edilemediğini göstermekte olup ikisi de kanunla görevlendirilmiş kurumların görev ve
sorumluluğundadır. Amatör olta balıkçıları sorumluluk ve doğaseverlik duygusu ile bu konularda
yetkili kurumlara destek vermekte, hatta göreve çağırmaktadır.
Balık tedarik, nakliye ve satış sisteminin önemli olduğunu düşünüyoruz. Kayıtsız balığı birileri
satıyorsa birileri de alıyordur. “Bunlar kimdir? Balık ticareti yetkileri var mıdır? Yoksa nüfuzlu balık
tüccarları ve lokantalar mıdır? Onlar nüfuzlu oldukları için ve onlara bulaşmamak için mi “amatörler”
satıyor gibi ifadeler gündeme getirilmektedir?” Gibi sorular zihnimizi meşgul etmektedir.
Bu iddialara karşı denetimlerin etkinleştirilmesini, yasa dışı satışların önlenmesini önerdiğimizde
buna karşı çıkılarak amatör olta balıkçılığı federasyon ve derneklerinin faaliyetlerini kısıtlayıcı öneriler
getirilmesinden aslında kaçak avcılık ve yasa dışı satışın önüne geçilmesinin istenmediğini
anlamaktayız.
Tüm bu imkân ve şerait içinde dahi biz doğa ve çevre dostu amatör ve sportif olta balıkçıları, yasalara
uyan balıkçılık sektöründeki dostlarımızla birlik içinde hareket edeceğimizi bildiriyor, kaçak avcılık ve
yasa dışı balık satışına karşı birlikte mücadele etme çağrımızı tekrarlıyoruz.
Ülkemizde balık stoklarının tükenmesinin önüne geçilmesi için:
Kirliliğin ve habitat tahribatının önlenmesi,
Bağımsız bilimsel çalışmalarla ekosistem ve balık popülasyonları durumunun, etki eden faktörlerin, o
faktörleri geliştiren itici güçlerin, etkilerin büyüklüğünün, çözüm araçlarının etkinliğinin belirlenerek
akıllı ve etkin eylem planları geliştirilmesi ve uygulanması,
Sucul biyoçeşitlilik, balık popülasyonları ve yayılma alanları, üreme ve göç alanları ile ilgili veri
toplanarak değerlendirilmesi,
Yasa dışı, kayıt dışı ve kuralsız balıkçılığa, çevre kirliliğe ilişkin kapsamlı ve yaygın bir farkındalık,
bilinçlendirme çalışmaları yapılması
Balık tedarik ve satış zincirinde yer alan tedarikçilerin, satıcıların, lokanta ve tüketicilerin yasa dışı
satılan uygunsuz ürünleri satın almasının önlenmesi,
Denetim ve yaptırımların etkinleştirilmesi,
Sürdürülebilir balıkçılık ve yerel kalkınmanın desteklenmesini sağlayacak olan rekreasyonel
balıkçılığın ve balıkçılık turizminin geliştirilmesi için araştırmalar yapılarak etkin politikaların
hazırlanması ve uygulanması
Gerektiği düşünülmektedir.
Bu işlemler bağımsız, tarafsız ve bilimsel ilkelere uygun olarak yürütülmesi gerekmektedir.
Saygılarımızla,
Amatör ve Sportif Olta Balıkçılığı
ASOF Yönetim Kurulu