SU ÜRÜNLERİ UZMANINDAN DENİZLERLE İLGİLİ ÖNEMLİ UYARI
Su Ürünleri Yüksek Mühendisi Altınbaş Üniversitesi Öğr. Görevlisi Gökhan Taşpınar, deniz canlılarının yok olma tehdidiyle yüz yüze olduğunu belirterek, “Av yasakları döneminde amatör balıkçıların avcılık yapması da engellenmelidir. Onların gözüne küçük gelen bir kilogram havyarlı balık aslında sezonda karşımıza çıkacak binlerce balık demektir” dedi.
“Av yasağı döneminde amatör balıkçılık da yasaklanmalı”
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre su ürünleri üretiminin 2020 yılında yüzde 21,3 azaldığına dikkat çeken Su Ürünleri Yüksek Mühendisi Altınbaş Üniversitesi Öğr. Görevlisi Gökhan Taşpınar, “Bu duruma yol açan temel etkenler deniz ve çevre kirliliği, küresel ısınma ve avcılık politikalarıdır” dedi. Çevre kirliliğinin sadece insan kaynaklı olduğunu belirten Taşpınar, “Evsel ve endüstriyel atıkların tamamen arıtılmadan denizlere verilmesi, tarım ilaçlarının akarsular ile denize karışması, denizde yaşanan kazalar ve suya petrol karışması kirliliğinin başlıca nedenleridir” dedi. Kirliliğin doğanın dengesini bozduğunu ve Marmara Denizi’nde bir çevre felaketine yol açan müsilaj temizlense dahi bir süre sonra yeni sorunların ortaya çıkacağını ifade eden Taşpınar, “Hepimize düşen görevler var. Bireyler olarak denize çöp atmamamız, atanları engellememiz ve bu arada su tüketimini asgari düzeye indirmemiz bile kirliliğin azalmasına katkı sağlar” diye konuştu.
“Küresel ısınma dengeyi altüst etti”
Küresel ısınmanın doğanın dengesini altüst ettiğini kaydeden Gökhan Taşpınar şu uyarıları yaptı: “Doğal ortamların tahribatı, atmosfere karışan gazlar ve buzulların erimesiyle beraber dengeler her geçen gün daha kötüye gidiyor. Mevsimlerin anormal değişimleri sucul ortamı da olumsuz yönde etkiliyor. Sıcaklık parametreleri değişen denizlerde hem balıkların üretkenliği azalmış hem de Türkiye’deki denizlere yabancı olan bazı zararlı türler okyanuslardan sularımıza kadar gelmiştir. Bu türler, ortamdaki canlıların besinlerine ortak olmuş veya onları avlamaya başlamıştır. Yabancı türlerden kurtulmaya çalışmak bugünü kurtaracak bir adımdır. Asıl olması gereken büyük yaptırımlarla kirliliğin önüne geçilmesi ve doğal ortamın korunması ile sağlanacaktır.”
Suyun kalitesinin iyi olmasının su canlılarının üremesi ve yavruların gelişmesi için önem arz ettiğini vurgulayan Öğr. Görevlisi Gökhan Taşpınar, “Kalite ne kadar düşerse verim de oranda düşecektir” dedi
“Bir kilogram havyarlı balık sezonda binlerce balık demek”
Avcılık politikalarına da değinen Taşpınar, “Deniz canlıları zaten sıkıntılı bir süreçten geçerken üstüne aşırı avcılığında eklenmesi aslında türlerdeki azalmanın son halkasını oluşturmaktadır. Av yasakları döneminde amatör balıkçıların avcılık yapması da engellenmelidir. Onların gözüne küçük gelen bir kilogram havyarlı balık aslında sezonda karşımıza çıkacak binlerce balık demektir. Küçük diye nitelendirdiğimiz deniz araçlarına artık kolayca sonar cihazı takılıp balığın olduğu bölgede nokta atışı avcılık yapılabiliyor. Kışın tükettiğimiz canlılara yazın üremeleri için vakit vermeli, tükettiğimiz canlılara saygı duymalıyız. Denizlerimizde birçok tür varlığını kaybetmiş durumda ve birçoğu da tehlike altında. Bu sıkıntılı süreçlerden ya birlikte hareket ederek kurtulacağız ya da elbirliği ile yok edeceğiz” uyarısını yaptı.
Kaynak mediathink Cihan ÇAKIR