Bütün Kızlar Toplandık / Funda ELÇİ

Bütün Kızlar Toplandık

Balıkla ilgili sanırım en doğru söz “aklımı çeldiler” olurdu bence… Neden derseniz? Cumartesi günü güzel güzel işe gitmişim, çalışıyorum; ertesi gün tatil evde temizlik, yemek, ütü filan yaparım planları yaparken sosyal medya da bir resim, güneşin doğuşu… Haydaaaaa, tabii ki de aklımıza karpuz kabuğu düştü bir kere. Hemen bir iki yazışma, telefon görüşmeleri veee puffff planlar değişir.

Kızlarla toplanalım, eşleri de alıp Antalya Kundu çayından sabahı selamlayalım dedik….

Sonra bi baktım elimde oltam, yemlerim, yedeklerim Pazar sabahı 06:15 ve ben yollardayım.

Elbette evde ki işler hakgetire, kadın olup balık avı sevmenin de bir başka handikapı da bu… Boş vakitleri avda geçirince ev işleri kalıyor. Şimdi haftaiçi iş sonrası, akşam evde ek mesai beni bekliyor mecburen. Hayat çok zor, çokkk….

Neyse efendim, çıktık yollara 40 km civarında yol yapıp, teknemize ulaştık. Kaptanımız Ali İhsan (Çağlar) bey karşıladı bizi… Herkes bir köşe bulup yerleşti ve teknenin motoru başladı çalışmaya… Yaklaşık 11-12 kişi denizin keyfini çıkarmaya başladık. Teknemiz güzeldi, özellikle mutfak tertemiz.. Kaptanımız da pırlanta gibi bir arkadaş. Sabah çayları, poğaçalar, kaptanın elinden nefis menemenli kahvaltı derken meraya geldik… Hava tahmin raporlarının yanıldığı bir güne denk gelmenin hüznüne kapılmadık değil. Rüzgar sert, deniz dalgalı, malum balık yemez. Ama soğuğa direndik ve öğleden sonra sabrımızın meyvelerini yedik. Açıkçası uyumlu bir av grubu olduk. Hava yüzüne dönmek isteyen olsa belki günün keyfinden mahrum kalabilirdik. size bir sır vereyim mi; balık sevdalısı kadınlar biraz deli oluyor galiba. O ayaza rağmen dönen olmadı. Balık avının koşullarını düşünecek olursak, çok konforlu olmadığı hepimiz tarafından bilinen bir gerçek…

Balık oltaya gelmeye başlayınca tekne de ikinci balığı ben aldım, şanslı başladım, yani ava ve akşama 2 tavalık balığımı almayı başardım. Ekipte ki bir aile günün şanslısı olarak iriceeee bir Yasemin (domuz) balığı aldı. Hepimiz sevinçlerine ortak olduk, imrendim mi??? eee tabiii… Kim imrenmez ki, oltayı çekerken yaşadığı aksiyonu yaşamak herşeye değer.

Yazının devamı ve görselleri OLTACI DERGİSİ OCAK 2020 107. SAYISINDA

ABONE OLMAK İÇİN 05443414082 WhatsaAp ABONE yazın sizi arayalım veya linki tıklayarak abone olunuz

https://docs.google.com/forms/d/e/1FAIpQLSf4-3si7QVXaAdwJymBmKm5RH1V5k_MGBkOzWAmP1D00XeMPw/viewform

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Previous post Kazıklı’nın Güzelleri / Turgay İnanç
Next post BALIK ETİKETLEME / Nedim İNAL